ESKİŞEHİR´de Kıbrıs Gazisi Ramazan Kökpınar (66), kalp krizi geçirmesi üzerine kaldırıldığı hastanede baypas ameliyatına alındı. 8 saat süren ameliyatta sol akciğerinde tespit edilen tümör de temizlenen Kökpınar, "Zor ve nadir görülen aynı anda iki ameliyatla sağlığıma kavuştum" dedi. Op. Dr. İbrahim Çağrı Kaya ise "İki ameliyatın da aynı anda yapılması çok nadir görülen bir şey. Çünkü baypas zaten başlı başına çok büyük bir ameliyat. Bunun yanında bir de akciğerin neredeyse üçte birini almak büyük bir ameliyat stresidir" dedi.
Eskişehir´de yaşayan Ramazan Kökpınar, 15 gün önce evinde kalp krizi geçirdi. Hemen Yunus Emre Devlet Hastanesi´ne götürülen Kökpınar, ilk müdahalenin ardından Eskişehir Şehir Hastanesi´ne sevk edildi. Yapılan tetkiklerde Ramazan Kökpınar´ın ayrıca sol akciğerinde tümör olduğu belirlendi. Göğüs cerrahlarının da görüşü alınarak, hem baypas yapılmasına hem de tümörün temizlenmesine (lobektomi) karar verildi. Operasyon hazırlığı devam ederken artan göğüs ağrıları nedeniyle Ramazan Kökpınar, acil şartlarda ameliiyata alındı. Ameliyata kalp damar uzmanı, göğüs cerrahı, anestezi uzmanlarının da aralarında bulunduğu 15 kişilik ekip girdi. Yaklaşık 8 saat süren ameliyatta Ramazan Kökpınar'ın kalp damarları değiştirilirken sol akciğerindeki tümör de temizlendi. Ameliyatın ardından 5 gün yoğun bakımda kalan Kökpınar, normal servise alındı ve sağlığına kavuştu.
'İKİ AMELİYATI AYNI ANDA YAPMA KARARI ALDIK´
Eskişehir Şehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İbrahim Çağrı Kaya, Ramazan Kökpınar´ın yapılan koroner anjiyosunda kalbi besleyen 3 damarında kronik tıkanıklık olduğunun tespit edildiğini söyledi. Kökpınar için baypas ameliyatı kararı aldıklarını anlatan Kaya, "Ameliyata almak için rutin tetkiklere başladık. Tetkikleri sırasında akciğerinde bir kitle tespit ettik. Daha sonra, ona yönelik ileri bir tetkiklendirme yaptık. Çekilen akciğer tomografisi ile ve daha sonra çekilen tomografi sonuçları ile birlikte onkoloji konseyine çıktı. Aynı zamanda baypasla beraber o kitleyi de almak gerektiğine karar verdik. Önce 'baypas cerrahisi mi yapılacak' yoksa 'tümörü mü çıkartacağız' onun kararını vermek önemliydi. Çünkü kalbi besleyen damarlara önce müdahale etmezsek daha büyük bir ameliyatı ya da kemoterapiyi, radyoterapiyi kaldırıp kaldıramayacağı büyük bir soru işaretiydi. Burada Ramazan amca için en iyisinin aynı ameliyat içerisinde ikisini birden yapmak olduğuna karar verdik" dedi.
OPERASYON 8 SAAT SÜRDÜ, 15 KİŞİ KATILDI
Op. Dr. İbrahim Çağrı Kaya, ameliyat öncesi hazırlıklar yapılırken, hastada göğüs ağrısı şikayeti başladığını belirterek, şöyle konuştu:
"Bu hazırlıkları yaparken göğüs ağrısı oldu. Zaten korktuğumuz şey de oydu. Hazırlıkları tamamlanmıştı ama biraz erkenden acil bir şekilde ameliyata aldık. Kalp damar cerrahisi uzmanımız Zakir bey ile beraber iki damarına baypas yaptık. Daha sonra göğüs cerrahlarımız Mesut bey ve Gökhan bey sol akciğerinin alt lobunu tümörlü doku ile beraber aldılar. Yaklaşık 8 saat süren uzun bir ameliyattı. Ameliyat sonrasında 4 gün yoğun bakımda takip ettik. 3-4 gündür de serviste. Yürümeye de başladı, gayet güzel. Şimdilik bir sıkıntısı yok. İki ameliyatın aynı anda yapılması çok nadir görülen bir şey. Çünkü baypas zaten başlı başına çok büyük bir ameliyat. Bunun yanında bir de akciğerin neredeyse üçte birini almak hem büyük bir ameliyat stresi hem de kanama riski daha fazla oluyor. Tüm bunlar tabi ki büyük bir ekip işi. Ramazan amcanın ameliyatında aynı anda iki kalp cerrahı, iki göğüs cerrahı, iki anestezi doktoru, bizim ameliyat ekibimiz, ameliyat hemşireleri, perfüzyonistler, anestezi teknisyenleri. Neredeyse 10-15 kişilik bir ekipten bahsediyoruz. Sonrasında yoğun bakım ve servis takibi ile beraber 20-25 arkadaşın emeği var. O yüzden büyük bir ameliyat".
'ONLAR OLMAZSA BEN BURADA OTURUYOR OLAMAZDIM´
Ramazan Kökpınar ise iki operasyonun aynı anda yapılacağını öğrendiğinde doktorlarına güvendiğini söyledi. Operasyonun ardından sağlığına kavuştuğunu anlatan Kökpınar, "Rahatsızlandığımda Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne gittim, orada anjiyo yaptılar. Sonra buraya sevk ettiler. Bana iki ameliyatı birden yapacaklarını söylediler. Kızımın ve oğlumun onayını da aldılar. Doktoruma güvendiğim için 'rahat çıkarım' dedim. Şimdi durumum iyi, yürüyorum, geziyorum. Bir tek nefes darlığı var, başka bir şeyim yok. Normal yiyip içiyorum. Tanıdığım, gördüğüm doktorların hepsine teşekkür ettim. İsimlerini bilmiyorum ama hepsine teşekkür ederim. Büyük emekleri var; yoksa ben şimdi burada oturabilir miydim? Sağ olsunlar" dedi.
Aynı anda iki operasyonun gerçekleştirildiği ameliyatta, kalp damar uzmanları Op. Dr. İbrahim Çağrı Kaya, Op. Dr. Zakir Mantı, Göğüs cerrahları Op. Dr. Mesut Demirel ve Op. Dr. Gökhan Güneren, anestezi uzmanları Ebru özen ve Muzaffere Ökten Genç yer aldı.